23 Ocak 2012

Kadınlar Futbolu Üzerine & Lig Statüsü

 Beni bilen bilir, kadınlar futboluna oldum olası hep bir ilgi vardır içimde. Bunu arkadaş ortamında filan dile getirdiğimde "aaa kadınlar futbolu da takip edilir mi be" şeklinde tepkiler alırım ama buna hiçbir zaman anlam verememişimdir. Yeri gelmişken şunu da itiraf edeyim. Bana kadınlar futbolunu sevdiren adam, tartışmasız Dağhan Irak'dır. Üç sene önce Avrupa Şampiyonası'nın olduğu dönemde kadınlar futboluna olan ilgim, hepten tavan yapmıştı. Onun dışında blogu açıldığı günden bu yana takip edenler varsa şayet, kadınlar futbolu üzerine birçok yazıma şahit olmuştur. Misal, en son Dünya Kupası'nın olduğu dönem oldukça fazla yazılar yazmıştım buraya.

Neyse, o konu bir yana, Türkiye'de kadınlar futboluna istenilen değerin verilmemesi hep canımı sıkmıştır benim. TFF, erkek futboluna verdiği önemin çeyreğini kadınlar futboluna verse verse, ülke olarak çok farklı yerlere gelebiliriz. Bunu hep söylemişimdir, ama böyle bir şeyin olması imkansız. "Neden imkansız?" diye sormayın, öyle işte.

Bugün TFF'nin sitesinde gezinirken kadın liglerinin statüsünün değiştiğini fark ettim. Federasyon iyi mi yapmış, kötü mü yapmış bilemedim doğrusu. Aslında benim bu yazıyı yazma sebebim de buydu tam olarak. Ben yine kendimi kaybettiğim için yazı çok farklı noktalara geldi istemeden.

Geçen sezona kadar Kadınlar birinci liginde toplam 12 takım yer alıyordu ve takımlar bir sezonda, birbirleriyle iki kez karşılaşıyordu, ligin sonunda, ligi birinci sırada bitiren takım, şampiyon oluyordu. Ancak Federasyon bu sezon bu statüyü baştan aşağı değiştirmiş ve yine toplam yine 12 takımın yer aldığı, iki gruplu bir sisteme geçmiş. Yapılan maçlar sonunda 1,2 ve 3. sıradaki takımlar final grubunu, 4, 5 ve 6. sırada yer alan takımlar ise klasman grubunu oluşturacakmış. Klasman grubu birinci bitiren takım final grubuna katılacak ve bu dört takım aralarında yapacakları maçlar sonunda şampiyon belli olacakmış.

Bir nevi bizim şu meşhur play-off sistemine benziyor bu. Maçların tarafsız sahalarda oynanacak olması da çok ilginç. Mehmet Ali Aydınlar ve yönetiminin maçları tarafsız sahalarda oynatma fetişizmi burada da devam ediyor. Zira aynı şeyi Türkiye Kupası'nda da yapmışlardı. Son olarak, bana soracak olursanız bu sene de şampiyonluğun en güçlü adayı, Ataşehir Belediye'si. Onlar, geçen seneyi de şampiyon tamamlamışlardı.

Hiç yorum yok:

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...